9 Nisan 2010 Cuma

Yürüyoruz Sessiz ve Kederli..

Şu blogu açtığım günden beri yazmak istediğim bir konu Aslantepe,ama bu konuda yazılabilecek o kadar çok şey var ki...Ben son durumdan bahsetmek istiyorum çünkü klubümüz ve yüklenici firma en baştan kullanması gereken internet gücünü son zamanlarda kullanmaya başladı da yavaş yavaş herkes durumdan haberdar oluyor artık.
Fotoğrafta da gördüğünüz gibi artık son anlarını yaşıyoruz kaba inşaatın.Ilk katlar ve loca katları bitmiş durumda.Bu kısımların çoğunun prekastları da monte edildi.Kaba inşaatın son kısmı olan ikinci katta,iki blok sona ermek üzere.Diğer dört bloğunda belli başlı yerlerinde işlemler sürüyor.Bana göre kaba inşaat mayıs ayının ortası gibi biter.Mayısta kaba biterse bu stad yetişmez demeyin,çünkü ince işlerde kaba inşaata paralel olarak sürdürülüyor.
Fotoğrafta gördüğünüz büfe alanı E blok giriş katında yapıldı ve bitmiş durumda.Zemini de asfalt yapıldı.Stadın içinde asfalt ne arar demeyin bu da yeni bir yöntemmiş.Aliance Arena'da da örnekleri var.Seyircilerin konforu açısından daha yumuşak bir zemin vs.Bence gayette mantıklı.E blokta tuvaletler bitmiş durumda,kapılarına kadar takılmış.Stadın genelinde de tesisat işleri(elektrik,yangın vs.) tamamlanmış.

Çatı imalatı zaten bir ay önce başlamıştı.A-D blok arasındaki ilk makasın montaj işlemine 20 nisanda başlamayı planlıyorlarmış.Makasların imalatı da bitime yaklaştı.Temmuz ayında tüm çatının bitirilmesi planlanıyor

Inşaatın bir aksilik olmaz ise 29 Ekim de bitirileceğini dün de TOKİ başkan yardımcısından duyduk.

1 Nisan 2010 Perşembe

Yol Notları - Gürcistan

Son bir yıl içinde leyleği havada görmekten ziyade,leyleği havada yakalayıp beraber gezdik desem,abartmış olmam sanırım.Ama halen taş yerinde mi ağırdır yoksa yuvarlanan taş yosun tutmaz mı karar veremedim.Yurt dışında okuduğumdan ister istemez sürekli seyahat halinde olmamdan dolayı görme fırsatı bulduğum şehirleri,ülkeleri vs. buraya yazma isteği doğdu içimde.Gördüklerimi sizlerle de paylaşayım ki merak eden olur da bir gün gitmek isterse eğer naçizane katkım olsun.

 Trabzon'dan otobüs ile başlayan yolculuğumuz,Rize,Artvin ve Batum üzerinden giderek Tiflis şehrinde son buldu.Buradaki tavsiyem otobüs firmasına dikkat etmenizdir(tanınmamış firmalar küçük otobüslerle yollayabiliyorlar bizim başımıza geldiği gibi).Yoksa el arabası konforunda Tiflis'e gitmeniz bütün şevkinizi kaçırabilir.

Tiflis'i yaklaşık olarak 6 saat görme fırsatı bulduk.Bu 6 saatte az olsa bile doyurucu bir gezi yaptık.Öncelikle ucuz bir ülke Gürcistan.Para birimi "Lari".1 lira yaklasık 1.2 lari ederinde."Vay be" dedim kendi kendime,bizim paramızdan değersiz paralar da varmış demek ki dünyada.Uygun fiyatta bir kahvaltıdan sonra,taksi ile Tiflis'in en gezilesi yeri Rustavelli'ye doğru yola çıktık.Taksimetre yok tabi.Pazarlıkla 5 lari gibi uygun bir rakama anlaştık.(gerçi trafik tıkalı olduğundan taksiden inip metro ile gittik ama bilin yine de).
Rustavelli gerçekten etkileyici idi.Tarih kokan bir yer.Bunun yanına birde eski sovyet ülkelerinin en büyük becerilerinden heykelleri de ekleyince semtin güzelliği daha da artmış.
Rustavelli'yi gezdikten sonra Sharden'e geçtik.Sharden'deki birbirinden güzel kafeler,sizde sanki hep televizyonlardan gördüğümüz Paris kafelerinde oturuyormuşsun hissini yaratıyor.Ayrıca içecekler çok güzel,fiyatlar da çok uygundu.
Sharden'den sonra istemeye istemeye de olsa türk terminaline gidip bir taksi ile Azerbaycan-Gürcistan sınırına doğru yola koyulduk.Sınır,Tiflis'e yaklaşık 45dk. mesafede.Adı Kırmızı Köprü.
Azerbaycan'a geçtikten sonra bir taksi kiralayarak(kişi başı yaklaşık olarak 35dolar) uzaklığı yaklaşık 500küsur km olan Bakü'ye doğru yola çıktık ve yaklaşık 8saatte Bakü'de idik.

Bütün yolculuğumuz gezdiğimiz süreler de dahil olmak üzere Trabzon'dan Bakü'ye yaklaşık 22saat sürdü.Ayrıca fiyat olarakta yaklaşık olarak kişi başı 65dolar civari yol parası ödedik(25dolar Trabzon-Tiflis,5dolar Tiflis-sınır,35dolar sınır-Bakü)