12 Ağustos 2014 Salı

ANKARA REKLAM AJANSLARI

ANKARA REKLAM AJANSLARI

Ankara, reklam faaliyetleri ve ajans yoğunluğu bakımından İstanbul'un gerisinde kalmış durumda. Bu olumsuz durumun ana nedeni Ankara reklam ajanslarının yetersizliğinden ziyade, firmaların yeterli kurumsallığa erişmemiş olmaları ve reklam tanıtım faaliyetlerine gerekli önemi vermemeleri. İstanbul piyasasına baktığımızda firmalar, konunun öneminin farkında olarak deliler gibi reklama saldırmakta ve araştırmalara göre geri dönüşleri fazlasıyla sağlamış durumda.

Önümüzde İstanbul gibi iyi bir örnek varken Ankara'nın hala neden bu kadar ilgisiz olduğunu anlamak mümkün değil. Firmalar ya kendi imkanlarıyla tanıtımlarını yapma derdinde ya da ufak maliyetlerle bu işten kurtulmanın yollarını aramakta. Halbuki günümüz medyasında internet ve sosyal medya mecralarını kullanamamak çok büyük bir eksiklik.

Konuya Ankara Reklam Ajansları tarafından bakacak olursak da firmaların bu ilgisizliği kendilerini biraz atalete itmiş gibi. Reklam ajanslarında sosyal medya yönetimine olan ilgi neredeyse yok gibi. İlgili olanların da sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor malesef.

Sosyal medya yönetiminde hal böyle olunca da genç girişimcilere de kapılar açılmış oluyor bir bakıma. Ankara Tunalı'da hizmet veren Mantar Reklam Ajansı sosyal medya yönetimi alanında hızla yükselmekte. Üç genç girişimcinin yeni açmış olduğu ajans, şimdiden Ankara'dan ve Ankara dışından firmaların sosyal medya yönetimlerini üstlenmiş durumda. Biz de kendilerine bu yolda başarılar diliyor, Ankara'daki firmaların da bu yeni mecraya daha fazla önem vereceklerini umuyoruz.

28 Mayıs 2010 Cuma

Yürüyoruz Sessiz ve Kederli.. Vol.2

Blog'a uzunca bir süredir yazmamamın sebebi çok yoğun olmamdan dolayı idi demeyi ne kadar çok isterdim size,ama o kadar boş vakit varken sınav arefesini seçmem,ne kadar saçma bir karakter olduğumun ipuçlarını veriyor sizlere.Herneyse konumuza geçelim.

Son zamanlarda Galatasaray ile ilgili olup da beni tek mutlu eden şey stadyum inşaatıdır.Son yazımda da belirttiğim gibi artık sona yaklaşıyoruz ve o kadar alıştım ki,sanki bittiğinde büyük bir boşluk beni bekliyormuş gibi düşünmeye başladım.Yaklaşık olarak üç yıldır devam eden inşaatın sonlanmasına tam 5 ay kaldı ve artık inşaat ışık hızıyla ilerliyor.Tek bir isteğim var yukarıdakinden o da şu stadı bir kez olsun dünya gözüyle görebilmek.Hayır abartmıyorum istiyorum bunu gerçekten.

Şimdi siz sevgili dostlarıma stadyumdaki son durum hakkında bilgiler vermeye çalışacağım.
-Kaba inşaatta ikinci katın bitmesine az kaldı.Altı bloktan oluşan stadın bir bloğu kaldı ki o da bitmek üzere,yaklaşık bir hafta gibi bir süre kaldı.Ondan sonra kaba inşaat tamamen bitmiş olacak.
-Dış cephe imalatı için metalyapı ile anlaşılmış durumda ve şirket çalışmalarına başladı.10 Haziran'da stadın dışını giydirmeye başlayacaklar.
-Çimler hazır halde Düzce'de bekletiliyor ve çatı takıldıktan sonra çimlerde serilecek.
-Çatının ise temmuz ayı ortaları ile sonları arasında sonlandırılması bekleniyor.
-Koltuklar için bir alman firması ile anlaşıldı.Firmanın taahhüdü,üretimi 280 kişilik bir kadro ile 35 günde,montajı ise 160 kişilik bir kadro ile 45 günde tamamlamak.Şu an resmi olarak açıklanmış bir koltuk şekli yok,ama Old Trafford stadyumundaki koltukların aynısının olacağı söyleniyor.Koltukların tahmini montaj zamanı da temmuz ayı ortaları olarak planlanıyor.
Stad içerisinde de hummalı bir çalışma yürütülüyor.Soyunma ve hakem odalarının yapımına başlandı,tesisat işleri bitmiş durumda,tuvaletler,büfeler vb. stad içi mekanları son sürat hazırlanmaya devam ediyor.Stadın yollarının yapımına da başlandı.Stad yakınındaki kavşağın açılışı 1 Eylül olarak belirlendi.Ayıca konuk takım taraftarları ve VIP tribün sahiplerinin stada giriş yapacağı tünellerin yapımına da başlandı.Aslanlı yol projesi için klübümüz yakında biz taraftarlardan özgün aslan heykeli projeleri bekleyebilir.Aslanlı yolun tasarlanması tamamen klube bırakılmış durumda ve Işın Çelebi,biz taraftarlardan bu heykellerin belirlenmesinde bizim de katkılarımızı beklediğini iletti.

9 Nisan 2010 Cuma

Yürüyoruz Sessiz ve Kederli..

Şu blogu açtığım günden beri yazmak istediğim bir konu Aslantepe,ama bu konuda yazılabilecek o kadar çok şey var ki...Ben son durumdan bahsetmek istiyorum çünkü klubümüz ve yüklenici firma en baştan kullanması gereken internet gücünü son zamanlarda kullanmaya başladı da yavaş yavaş herkes durumdan haberdar oluyor artık.
Fotoğrafta da gördüğünüz gibi artık son anlarını yaşıyoruz kaba inşaatın.Ilk katlar ve loca katları bitmiş durumda.Bu kısımların çoğunun prekastları da monte edildi.Kaba inşaatın son kısmı olan ikinci katta,iki blok sona ermek üzere.Diğer dört bloğunda belli başlı yerlerinde işlemler sürüyor.Bana göre kaba inşaat mayıs ayının ortası gibi biter.Mayısta kaba biterse bu stad yetişmez demeyin,çünkü ince işlerde kaba inşaata paralel olarak sürdürülüyor.
Fotoğrafta gördüğünüz büfe alanı E blok giriş katında yapıldı ve bitmiş durumda.Zemini de asfalt yapıldı.Stadın içinde asfalt ne arar demeyin bu da yeni bir yöntemmiş.Aliance Arena'da da örnekleri var.Seyircilerin konforu açısından daha yumuşak bir zemin vs.Bence gayette mantıklı.E blokta tuvaletler bitmiş durumda,kapılarına kadar takılmış.Stadın genelinde de tesisat işleri(elektrik,yangın vs.) tamamlanmış.

Çatı imalatı zaten bir ay önce başlamıştı.A-D blok arasındaki ilk makasın montaj işlemine 20 nisanda başlamayı planlıyorlarmış.Makasların imalatı da bitime yaklaştı.Temmuz ayında tüm çatının bitirilmesi planlanıyor

Inşaatın bir aksilik olmaz ise 29 Ekim de bitirileceğini dün de TOKİ başkan yardımcısından duyduk.

1 Nisan 2010 Perşembe

Yol Notları - Gürcistan

Son bir yıl içinde leyleği havada görmekten ziyade,leyleği havada yakalayıp beraber gezdik desem,abartmış olmam sanırım.Ama halen taş yerinde mi ağırdır yoksa yuvarlanan taş yosun tutmaz mı karar veremedim.Yurt dışında okuduğumdan ister istemez sürekli seyahat halinde olmamdan dolayı görme fırsatı bulduğum şehirleri,ülkeleri vs. buraya yazma isteği doğdu içimde.Gördüklerimi sizlerle de paylaşayım ki merak eden olur da bir gün gitmek isterse eğer naçizane katkım olsun.

 Trabzon'dan otobüs ile başlayan yolculuğumuz,Rize,Artvin ve Batum üzerinden giderek Tiflis şehrinde son buldu.Buradaki tavsiyem otobüs firmasına dikkat etmenizdir(tanınmamış firmalar küçük otobüslerle yollayabiliyorlar bizim başımıza geldiği gibi).Yoksa el arabası konforunda Tiflis'e gitmeniz bütün şevkinizi kaçırabilir.

Tiflis'i yaklaşık olarak 6 saat görme fırsatı bulduk.Bu 6 saatte az olsa bile doyurucu bir gezi yaptık.Öncelikle ucuz bir ülke Gürcistan.Para birimi "Lari".1 lira yaklasık 1.2 lari ederinde."Vay be" dedim kendi kendime,bizim paramızdan değersiz paralar da varmış demek ki dünyada.Uygun fiyatta bir kahvaltıdan sonra,taksi ile Tiflis'in en gezilesi yeri Rustavelli'ye doğru yola çıktık.Taksimetre yok tabi.Pazarlıkla 5 lari gibi uygun bir rakama anlaştık.(gerçi trafik tıkalı olduğundan taksiden inip metro ile gittik ama bilin yine de).
Rustavelli gerçekten etkileyici idi.Tarih kokan bir yer.Bunun yanına birde eski sovyet ülkelerinin en büyük becerilerinden heykelleri de ekleyince semtin güzelliği daha da artmış.
Rustavelli'yi gezdikten sonra Sharden'e geçtik.Sharden'deki birbirinden güzel kafeler,sizde sanki hep televizyonlardan gördüğümüz Paris kafelerinde oturuyormuşsun hissini yaratıyor.Ayrıca içecekler çok güzel,fiyatlar da çok uygundu.
Sharden'den sonra istemeye istemeye de olsa türk terminaline gidip bir taksi ile Azerbaycan-Gürcistan sınırına doğru yola koyulduk.Sınır,Tiflis'e yaklaşık 45dk. mesafede.Adı Kırmızı Köprü.
Azerbaycan'a geçtikten sonra bir taksi kiralayarak(kişi başı yaklaşık olarak 35dolar) uzaklığı yaklaşık 500küsur km olan Bakü'ye doğru yola çıktık ve yaklaşık 8saatte Bakü'de idik.

Bütün yolculuğumuz gezdiğimiz süreler de dahil olmak üzere Trabzon'dan Bakü'ye yaklaşık 22saat sürdü.Ayrıca fiyat olarakta yaklaşık olarak kişi başı 65dolar civari yol parası ödedik(25dolar Trabzon-Tiflis,5dolar Tiflis-sınır,35dolar sınır-Bakü)

5 Mart 2010 Cuma

Bu Ülkede İnsanlar Güvercinlere Dokunmaz...

 
Bakırköy Belediyesi, ‘Beyaz Güvercin’ sokağa, uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürülen Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in adının verilmesini kararlaştırdı.  Dink, kaleme aldığı son yazıda “Evet kendimi bir güvercinin ruh tedirginliği içinde görebilirim, ama biliyorum ki bu ülkede insanlar güvercinlere dokunmaz” demişti. Bakırköy Belediye Meclisi Cevizlik Mahallesi’nde bulunan Beyaz ‘Güvercin Sokağı’nın adını oybirliği ile ‘Beyaz Güvercin Hrant Dink Sokağı’ olarak değiştirilmesine karar verdi. Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen, “Gerçek bir aydın ve iyi bir Bakırköylü olan Hrant Dink’i Bakırköy’de yaşatmaktan mutluluk duyacağız” dedi. Bakırköy Belediyesi’nin aldığı karar, İstanbul Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi’nin onayını bekliyor.
Kaynak:www.birgun.net

Güvercin kadar özgür müsün çocuk?Onu söyle bana...

25 Şubat 2010 Perşembe

HD VECİHİ

 

Saklanma koşullarından ötürü çizikler içerisinde olan, soluk renkleriyle izlenimi zorlaştıran ve yine yıllar içerisindeki saklanma şartlarından ötürü sesleri bozulan yerli filmleri HD ve Blu-ray kalitesinde izlemek mümkün olacak.Vipsaş Stüdyoları 875 bin dolarlık bir cihazla filmleri dijital olarak restore edecekmiş.